Sütliman

|

6 Eylül 2007'de oluşturmuşum bu bloğu. Bir sene olmuş. O bir senede ne çok cümle, ne çok kelime, ne çok harf birikmiş burada.

Ne güzel...

Birkaç kere blog yazma sürecine ara veren ya da sonlandıran 'blogger'lara denk geldim bu süre içinde. Tümünün kendilerince geçerli nedenlerini okudum, öğrendim. Ben onlardan olmadım hiç. (En azından şimdilik.) Seviyorum burada yazıp, çizmeyi. Ve sanırım en önemlisi paylaşmayı... Sanal ortamlara saldığınız tek bir harf bile, tanıyıp tanımadığınız, bilip bilmediğiniz birçok insana, hiç farkına varmadığınız zamanlarda ulaşıyor. Bu bir yanıyla korkutucu olsa da, kendimce artılarından daha çok pay aldığıma inanıyorum.

Bu yüzdendir ki bu bir yıl süresince, çok keyifle paylaştım yazılarımı, düşüncelerimi, duygularımı...

Zorunlu bir ara verme olacağını yazmıştım son yazımda. Aslında çok daha önceleri yazma engelim bittiyse de, dönüp iki satır karalamayı beceremedim bir türlü. İstemediğimi söyleyemem ama hâlen daha bu yazıyı yazarken bile beynimin nasıl olup bu kadar sütliman olabildiğini düşünüyorum. Evet evet, tam kelimesi bu; sütliman! Ne bir dalga, ne de ufukta bir gemi... Hiçbir şey yok!

Hani beynim dinlenceye çekildi desem, o da değil, suyun dibinde bilinmez bir hareketlilik var; yengeçler, sürü halinde balıklar, salınan, büyüyen, serpilen deniz bitkileri... Ama sanırım şu sıralar biraz yüzeyinden bakıyorum denize. Dedim ya her şey (görünürde) sütliman...

Bu sanılanın aksine hiç de huzur veren, dinlendiren bir durum değil. Elini ayağını nereye koyacağını bilmediğinden hareketsiz kalmak gibi bir şey... İyiyi, kötüyü, doğruyu, yanlışı nereye koyacağımı bilmiyorum şu sıralar. Ya her şey yanlış, ya her şey doğru... Hepsi aynı kefede. Doğruyla yanlış karşılıklı oturmayınca bozulmuyor dengeler, uzamıyor çatışma, çıkmıyor sorular ve devrilmiyor dalgalar bir bir kıyıya. Ağzımdan çıkan anlamsız birkaç kelime ve sonrası yine huzursuz bir sessizlik...

"Eylül'ü bekliyorum," demişti pek sevdiğim bir blogger.:)) Galiba bu cümleyi okuyunca kendi kendini kurdu beynim, saat gibi. O da Eylül'ü bekliyor. Ama ben yine de enerjimin yerinde olduğunu düşündüğüm ilk zaman bir olta alıp sallayacağım şu sütliman denize. Dibini biraz bulandıracağım. Bazen dalgalı bir deniz de huzur verici olabilir...

9 yorum:

Ebru Oğuş dedi ki...

"şimdi bu kelimeler sütliman haldeki sendense, kasırgalarda ne kelimelerin olacak merak ediyorum" demek istedim, ama biliyorum zaten pek çoğunu. tamam pek çoğunu değil ama bir kısmını. bulandırmak iyidir arkdşm, dalgalandır sen o denizi biraz. dalarız biz de yanına her zaman;)

Ayşegül Taştaban Erzincanoğlu/ Behçet dedi ki...

Sevgili Geveze ,
sen o süt liman halinde, kimbilir neler neler biriktiriyorsundur. Yakında bizde o birikenleri keyifle okumaya başlarız...

elektra dedi ki...

sütliman haller biriktirir duyguları aslında. dolar dolar dolar, sonra taşıverirsin. blog yaşgününü bekliyor kalemin sanırım. az kalmış. şimdiden ' iyi ki paylaşmışsınnnn' diyeyim ben:)

Geveze Kalem dedi ki...

Ebrucuğum, ben sana ne diyeyim?:)) Öpeyim en iyisi en kocamanından.;-)

Ayşegül, evet aslında farkında olmadan birikiyor insan ama akıtmadan önce okumak istiyorum epeyce. Benim için uzun sayılabilecek bir süredir, okuyamadığım bloglarım var, en azından birini biliyorsun ;-) önce onların kaçırdığım yazılarını okuyacağım. Tabii önce şu teknik sorunlarımı halledip, kolaylıkla bağlantıda kalabilmem lâzım.:)

Elektra, fark ettim ki senin birçok yorumun benim dağınık cümlelerimi toparlayıp, kısacık özetliyor çoğu kez..:) İlk kutlama için teşekkürler...

s. dedi ki...

canııımm, iyi ki birikmiş sözcüklerin burda. şu anda sütliman olsan da, o denizin sonunda koca bir çağlayan var ;)

Kremali'nin annesi dedi ki...

Gevezecim, ozlettiniz kendinizi. Sut caldiginiz limanlar yogurt tuttu ama siz hala yoksunuz yahu:))

etki alanı dedi ki...

Uzun süredir bir keyifsizlik vardı bende..Hala sürüyor aslında...
Eksikliğin nedenini şimdi anlıyorum...Galiba nedenlerden biri senmişsin...Keyifsizliğini anlattığın böyle bir yazın bile bana enerji verdi...Çünkü her cümlen,anlatamadığım kelimelerle dolu...Beynimdeki boşluğun sebeplerini tek tek sende okudum...

Sema'cığım,iyi ki varsın...
TüTü

Pilli Petro dedi ki...

herkes eylülü bekliyor sanırım :)yaz gelince tüm bloggerlar bi tatil havasına girdi.gerçi bu zamanda pek çok kelime cümleye dönüşmüştür eminim bekliyoruz bakalım dört gözle :)

Geveze Kalem dedi ki...

Sevgili SS, o çağlayana bir an önce kavuşmak istiyorum.;-)

Ayşe Şule, bu yorumunu her okuduğumda güleceğim eminim.:))))

Tütücüğüm, bu ne güzel bir etkileşim biliyor musun? Biri sana böyle güzel şeyler söylüyor ve sen elinden gelenin en iyisini yapmak için kendine söz veriyorsun.:) Sen de(siz de) iyi ki varsınız...

Of Bekriya of! Eylülü dört gözle bekliyordum ama sanırım şimdi biraz da Eylül beni bekleyecek.:) Şu bilgisayarım hastaneden bir çıksın, valla hemen teşkilatımı kurup gömüleceğim yazılara bloglara...